"Sıcak bir dost da yok."
الترجمة التركية - مركز رواد الترجمة
Sıcak bir dost da yok.
الترجمة التركية - شعبان بريتش
ne de yakın bir dostumuz.
الترجمة التركية - مجمع الملك فهد
"Bizi müdafaa edecek ve bize şefaat edecek sevgide samimi bir dostumuz da yoktur."
الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم
وَلَا صَدِيقٍ حَمِيمٖ
"Ne de yakin bir dost."
Turkish - Turkish translation
وَلَا صَدِيقٍ حَمِيمٖ
Orada putlarıyla çekişerek: "Vallahi biz apaçık bir sapıklıkta idik; çünkü biz sizi Alemlerin Rabbine eşit tutmuştuk; bizi saptıranlar ancak suçlulardır; şimdi şefaatçimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keşke geriye bir dönüşümüz olsa da inananlardan olsak" derler.
Diyanet Isleri - Turkish translation