O, Allah’ı bırakır da kendine ne zarar, ne de fayda veren şeylere ibadet eder. İşte bu uzak sapıklığın ta kendisidir.
الترجمة التركية - مركز رواد الترجمة
O, Allah’ın dışında kendisine zararı da faydası da dokunmayacak şeylere dua eder. İşte uzak sapıklık budur.
الترجمة التركية - شعبان بريتش
O, Allah'ı bırakıp, kendisine ne faydası, ne de zararı dokunacak olan şeylere yalvarır. Bu, (haktan) büsbütün uzak olan sapıklığın ta kendisidir.
الترجمة التركية - مجمع الملك فهد
Allah'ı bırakıp da karşı geldiği zaman kendisine zarar veremeyecek ve ona itaat ettiği zaman fayda sağlayamayacak olan putlara ibadet ediyor. Putlara yapılan dua ne fayda verir ne de zarar. İşte haktan uzak gerçek sapıklık budur.
الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم
يَدۡعُواْ مِن دُونِ ٱللَّهِ مَا لَا يَضُرُّهُۥ وَمَا لَا يَنفَعُهُۥۚ ذَٰلِكَ هُوَ ٱلضَّلَٰلُ ٱلۡبَعِيدُ
Allah'i birakir da kendine ne zarar, ne menfaat veremeyecek seylere yalvarir. Iste derin sapiklik budur.
Turkish - Turkish translation
يَدۡعُواْ مِن دُونِ ٱللَّهِ مَا لَا يَضُرُّهُۥ وَمَا لَا يَنفَعُهُۥۚ ذَٰلِكَ هُوَ ٱلضَّلَٰلُ ٱلۡبَعِيدُ
Allah'ı bırakıp, kendisine fayda da zarar da veremeyen şeylere yalvarır. İşte derin sapıklık budur.
Diyanet Isleri - Turkish translation