Yaptıklarının kötülükleri onlara görünmüş, alay edip durdukları şey onları kuşatmıştır.
الترجمة التركية - مركز رواد الترجمة
Yaptıklarının günahları onlara görünmüş ve alay ettikleri şey onları kuşatıvermişti.
الترجمة التركية - شعبان بريتش
Yaptıklarının kötülükleri onlara görünmüş, alay edip durdukları şey onları kuşatmıştır.
الترجمة التركية - مجمع الملك فهد
Dünya'da iken küfür ve masiyet olarak yapmış oldukları kötülükler ortaya çıkmış ve uyarıldıkları halde kendisi ile alay ettikleri azap onların üzerine inivermişti.
الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم
وَبَدَا لَهُمۡ سَيِّـَٔاتُ مَا عَمِلُواْ وَحَاقَ بِهِم مَّا كَانُواْ بِهِۦ يَسۡتَهۡزِءُونَ
Derken yaptiklari amellerin kötülügü gözlerinin önüne serildi, alay edip durduklari sey onlari kusativerdi.
Turkish - Turkish translation
وَبَدَا لَهُمۡ سَيِّـَٔاتُ مَا عَمِلُواْ وَحَاقَ بِهِم مَّا كَانُواْ بِهِۦ يَسۡتَهۡزِءُونَ
İşledikleri kötülükler kendilerine belli oldu ve onları, alaya aldıkları şeyler kuşatıp mahvetti.
Diyanet Isleri - Turkish translation