Yeryüzünde (O'nu) aciz bırakamazsınız. Sizin Allah’tan başka bir veliniz de, yardımcınız da yoktur.
الترجمة التركية - مركز رواد الترجمة
Yeryüzünde (O'nu) aciz bırakamazsınız. Sizin Allah’tan başka bir veliniz de yardımcınız da yoktur.
الترجمة التركية - شعبان بريتش
Yeryüzünde (O'nu) âciz bırakamazsınız. Allah'tan başka bir dostunuz ve bir yardımcınız da yoktur.
الترجمة التركية - مجمع الملك فهد
Rabbiniz sizi cezalandırmak istediğinde O'nun cezasından kaçarak kurtulamazsınız. O'ndan başka sizin işlerinizi üstlenecek ne bir dostunuz, ne de sizi azaplandırmak istediğinde üzerinizden azabı kaldıracak bir yardımcınız vardır.
الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم
وَمَآ أَنتُم بِمُعۡجِزِينَ فِي ٱلۡأَرۡضِۖ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ ٱللَّهِ مِن وَلِيّٖ وَلَا نَصِيرٖ
Siz yeryüzünde (O'nu) aciz birakamazsiniz. Sizin Allah'tan baska bir dostunuz ve yardimciniz da yoktur.
Turkish - Turkish translation
وَمَآ أَنتُم بِمُعۡجِزِينَ فِي ٱلۡأَرۡضِۖ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ ٱللَّهِ مِن وَلِيّٖ وَلَا نَصِيرٖ
Yeryüzünde O'nu aciz bırakamazsınız. Allah'tan başka bir dostunuz da yardımcınız da yoktur.
Diyanet Isleri - Turkish translation